Hakkımızda
Firmamız;
Diyarbakır’da 1997 yılından bu yana değişik faaliyet kollarında hizmet veren Firmamız, 2015 yılından bu yana 7 yılı aşkın süredir aktif olarak tesbih ve takı imalatı, antika ve eski obje, satış ve pazarlama sektöründe kehribarkolik marka değeriyle her gecen gün daha ileriye şiarıyla, sektörde varlığını kanıtlamış bir markadır.
Kişiye özel; model ve ebatlarda eski ve doğal materyallerin sabır tanelerine dönüştürüldüğü Atölyemizde Mehmet Aydın usta, Kehribarkolik, Aydın Neziroglu, Keko, Ala imzaları ile özel tesbih siparişleri almaya halen devam etmektedir.
Misyonumuz;
Kehribarkolik-Mehmet AYDIN markası ve Sektörel ürünlerimizi, Üst Düzey kalite- uygun fiyat paritesi, şeffaf pazarlama ve satış politikası hedefiyle son kullanıcıya, memnuniyet garantisi ile hızlı ve eksiksiz ulaştırmak.
Vizyonumuz;
Güvenilir, saygı ve hürmet çerçevesinde diyalog kurmak, Samimi ve dürüst ticareti düstur edinmek, hatasız ürünler sunmak ve sahiplendirmek.
Tesbih
Boncukların dini amaçla ve duaları saymada kullanılmasına ilk olarak Hindistan'da, Hindu inanışında rastlanıyor. Tesbihin ataları Hindistan'dan doğuya, sonra Ortadoğu'ya, en sonunda da Avrupa'ya yayılıyor. Tesbihin kullanış amacı Müslümanlık, Hıristiyanlık (Katolik), Hinduizm ve Budizm'de aynı olup hepsinde de duaları ve dualar arası bölümleri saymada kullanılır. 3 büyük semavi dinin, Budizm, Hinduizm inananlarının, mabetlerinde halen temsilciler çeşitli ölçü ve sayılarda tesbihler kullanmaya devam etmektedir.
İslam dininde ise tesbihin ilk defa ne zaman kullanıldığı tam olarak bilinmemektedir.
Çeşitli malzemelerde yapılan tesbih taneleri; 11,17,21, 33,45,61, 99, 500 ve 1000 olabilmektedir. 500 ve 1000 taneli tesbihler, dergah ve tekkelerde zikretmek için kullanılmaktaydı. Tesbih çekmek, tesbih tanelerini teker teker işaret parmağı ile baş parmak arasından geçirilerek yapılır. Aslında tesbih çekmek sadece din adamlarına özgü bir davranış olarak algılansa da, halk arasında da yaygın olarak kullanılmaktadır. Daha çok kırsal kesimlerde yaygınlaşmıştır. Bunun nedeni ise tesbihin boş elleri meşgul etme özelliğinin bulunmasıdır. Sıcak yaz aylarını tarımsal yerlerde çalışarak geçiren insanların, soğuk aylarda da bu boşluğu tesbih çekerek doldurduğuna inanılır.
Tesbihin sanat eseri olarak kullanılması, ilk defa Türklerde görülmektedir. İstanbul’un tesbihçe en zengin olduğu dönemler 16 yy’ın sonlarına isabet ettiği anlaşılıyor. Bu devirde, herkesin elinde olmasa bile cebinde mutlaka tesbih bulunmuştur. Tesbihlerin en güzelleri İstanbul’da yapılmıştır.
Tesbih Yapımında Kullanılan Malzemeler
Tesbihleri elde çekim tesbihler ve koleksiyonluk tesbihler olarak ikiye ayırabiliriz. Tesbih yapımı da zamanla gelişerek sanat haline dönüşmüştür. Geçmişte de günümüzde de el emeği göz nuru el yapımı tesbih ustaları bulunmaktadır. Çeşitli malzemelerle yapılan tesbihlerin yapımında da değerli taşlar kullanılabilmektedir.
Ağaç Grubu: Gül, Venge, Narçıl, Kuka, Demirhindi, Yılan Ağacı, Öd Ağacı, Abanoz, Pelesenk, Sandal Ağacı, Kan Ağacı
Fosil Grubu: Kehribar, Lüle Taşı, Oltu Taşı
Değerli Taş Grubu: Zümrüt, Safir, Yakut
Yarı Değerli Taş Grubu: Akik, Kuvars, Ametist, Yıldıztaşı, Yeşim, Kaplan Gözü, Lapis, Turkuaz
Hayvansal Grubu: Fildişi, Boynuz, Kemik, Mercan, Bağa, İnci, Mors Dişi
Katalin, Bakelite ve Old Faturan Grubu; Bakelite; Sıkma, Zar ve Ateş, Bağa(Katalin);Obje, Miskevi , Çubuk, Old Faturan; Osmanlı Sıkma, Osmanlı Yemen Zar, Osmanlı Ateş, Osmanlı Bağa, Osmanlı Miskevi